Acımı
anlayabilir ama hissedemezsiniz
KİRAZIN
TADI
Senaryo
yazarlığı ve yönetmenliği Abbas Kiarostami tarafından yapılan Kirazın
Tadı(Taste of Cherry) filmi 1997 yılında çekilmiştir. İntihar etmeyi düşünen
ana karakter Badii(Homayoun Ershadi) bir şekilde intihar ettikten sonra
mezarına toprak atacak birisini, daha doğrusu kendisini defnedecek kişiyi, 4X4
çeker Range Rover marka araçla birlikte arar.
Filmin diyalogları bu araca almış olduğu; kürt kökenli asker(Afshin
Khorshid Bakhtiari), Afgan kökenli İlahiyatçı(Mir Hossein Noori) ve bir müzede
tahnitçi olarak çalışan Türk kökenli Bagheri(Abdolrahman Bagheri) arasında geçer.
Araca en son tahnitçi Bagheri biner ve aralarında geçen uzun diyalogların
sonunda Bagheri:
“Bütün umudunuzu mu kaybettiniz? Sabah
uyandığınızda gökyüzüne baktınız mı hiç? Şafakta güneşin doğuşunu görmek
istemez misiniz? Yıldızları görmeyi istemiyor musunuz? Dolunaylı geceyi,
yeniden görmek istemez misiniz? Kirazların
tadından vaz mı geçmek istiyorsunuz?”
İfadelerini
kullanır. Film bu diyalogların canlandırılmasıyla sonlanır. Film adını “Kirazların tadından vaz mı geçmek istiyorsunuz” şeklindeki bu
son cümleden alıyor. Neden kiraz tadı? Kirazın tadını anlayabilmek için
neredeyse filmin % 75’in izlemek gerekiyor. Aslında filmin başından sonuna kadar
ana karakterin neden ölmek istediği belli değildir. Maddi sıkıntısı olmadığı
kesin. Zira kendisinin gömülmesine yardımcı olacak kişiye para teklif ediyor.
Kiraz Yunan mitolojisinde doğum ve yenilenme, Çin mitolojisindeki anlamı ise
ölümsüzlük. Dünyada en fazla Kirazın yetiştiği ülkeler Türkiye, ABD ve İran.
Filmde uyku ilacını fazlaca alıp, kendi kazdığı mezarına yatarak üzerine toprak
atılmasını talep eden ve bunun için arayışa giren Badii beyin gerçekten ölmek
istediği bir muamma.
Bagheri,
dut ağacında kendini asmayı planlamış ama başarılı olamayınca dut meyvesinin
tadını keşfederek eyleminden vazgeçtiğini belirtir. Badii bir ağacın dibinde
kendi mezarını kazmıştır. Ancak filmin sonunda sadece ağaç görünür ve mezar hiç
görünmez. Bu ağacın da kiraz ağacı olup olmadığı net değil. Baghari dut meyvesi tadından dolayı
intihardan vazgeçtiğini belirtir ama Bedii’ye kiraz tadını önerir. Nisan ayında
dut ve Haziran ayında ise kiraz hasadı başlar. Burada zaman mevhumu da bu
şekilde işlenmiştir. Benzer şekilde araca binen karakterler; asker genç, ilahiyatçı orta yaşlı ve tahnitçi
ise yaşlıdır.
Film
boyunca tüm karakterler çalışıyor veya çocuklar oynuyor. Kısacası Badii dışında
herkesin bir işi var. Bu Badii’nin boşlukta ve bir arayış içinde olduğunu
gösteriyor. Badii kendisini defnedecek ve 20 kürek toprak atacak birini ararken
bir sahnede kürekleri ile çalışan mavi gömlekli işçiler gözüküyor. Filmin bu sahnelerine kadar onuncuların
elbiseleri dâhil hep toprak renginde. Fakat bu sahnede birden işçilerin mavi
gömlek giydiğini görmekteyiz. Buraya
kadar olan sahnelerde ana karakter ve oyuncuların yüzü hiç gülmezken burada
işçiler hem gülüyor hem de Badii’nin yoldan çıkan aracının yola çıkarmak için
yardımcı oluyorlar. Bu sahne dışında iki sahnede de elinde kürek tutan insanlar
var. Bunlardan biri su kuyusu yanında diğeri ise müzededir. Badii kendisine 20
kürek toprak atacak birilerini ararken hiç bu insanlara teklif götürmüyor. Badii aslında boşlukta ve kendisini bu
boşluktan kurtaracak kişiyi arıyor. Zira Badii’nin filmin proloğunda görünen
bir çok insana teklif götürmemektedir. Belki de intihar etmekten çok kendisini
depresyondan veya içindeki ruh halinden kurtaracak birini aramakta.
Film
genelde çorak toprak arazide geçiyor ve su kuyuları veya su depolarını görmekteyiz. Su hayatın devam etmesi için
gerekli olan bileşenlerden en önemlisidir. Film turuncu,
kızıl ve kahve renginin tonların bir arazide geçmektedir.
Filmde
Badii teklif götürdüğü karakterler ile aynı karede gözükmemektedir. Bu da ana
karakterin yalnız ve içine kapanık olduğunu gösterir. En önemlisi kendisinin
kazdığı çukur hiç gözükmezken sadece final sahnesinde kafası yakın plan çekim
olarak gözükür.
Filmde
Badii aracına aldığı ve teklif götürdüğü üç karakterin de etnik kimliklerini
ortaya koyar. Kürt ve Afgan olanlar üzerinde bölgede devam eden savaşa atıfta
bulunur. Asker karakteri savaşı ve ölümü temsil etmesine karşılık filmde
kendisine getirilen tekliften sonra kaçar. İlahiyatçı ise görevi gereği
nasihatte bulunur. Tahnitçin görevi de ölmüş bedeni canlı gibi göstermektir. Tahnitçi
Badii’yi uzun yollardan götürerek ve sürekli
sağa dönmesini sağlayarak felsefi ve şiirsel olarak onu ikna etmeye
çalışır. Tahnitçi aslında hem kendi
oğlunu hem de Badii’yi hayatta tutmaya düşünür.
Filmde
minimalist anlatı tercih edilmiştir. Badii beyi canlandıran Homayoun Ershadi;
1947 doğumlu olup İtalya’da Mimarlık Eğitimi almış, İran’da uzun süre mimarlık
yapmış, Tahran’da araç içinde iken yönetmen
Abbas Kiarostami tarafından keşfedilmiş ve ilk kez Kirazın Tadı filminde
oynamıştır[1]. Burada kendisi oynadığı karaktere çok benzemektedir. Filmde
sabit kamera kullanılmıştır. Çekimlerde zoom yoktur. Sesler doğal olarak
kaydedilmiştir. Filmde zaman ilerledikçe heyecan artar.
Filmde
Badii’nin taksi ile kazmış olduğu mezara
gelerek yatar, dolunay görülür, gök
gürler, yağmur yağar, ekran kararır ve anlatım burada sona erer. Sonraki
sahnelerde kameraman, yönetmen ve Badii karakterini canlandıran Homayoun
Ershadi görülür. Bu görüntüde Homayoun Ershadi kahve rengi bir gömlek giyer
yanı bu görüntü eski çekimlere ait kamera arkası göruntüler. Zira Badii mezara
girerken mavi gömlek giyer. Filmin sonunda Badii beyin ölüp ölmediği kesin
değildir. Badii bey Bagheri’nin söylediği güneşin batışı, dolunay ve vb
gerçekleştirmiş olması ölmemiş olabileği kanaatini kuvvetlendirir. Film çok büyük oranda araç içindeki diyaloglardan
oluşur ki büyük bir başarıdır. Mekan olarak aracın seçilmesi filmin çekildiği
ülke olan İran’daki sansüre takılmama olabilir. Yönetmen Abbas Kiarostami ve
diğer başarılı İranlı Yönetmener çoğu filmlerini yurt dışında çekmişlerdir. Filmin ana karakterinin neden intihar etmeyi
tercih ettiğinin ve filmin sonunun belli olmaması İran’daki sansür anlayışına
bir eleştiri getiriyor. Filmdeki dış sahneler İran’ın o dönemdeki geri
kalmışlığına bir eleştiri olarak yorumlanabilir.
1.
https://en.wikipedia.org/wiki/Homayoun_Ershadi
İsmail Çakmak, 1 Mayıs 2022, Kars